Worldlog 23 Ocak 2017


23 Ocak 2017

Hollanda’da tekrar oy kullanılmasına az bir zaman kaldı. 15 Mart’ta parlamento seçimleri yapılacak. Hayvanları Koruma Partisi olarak bizlerde yapılacak olan bu seçimlere yine katılacağız! Önümüzdeki haftalarda kampanyamızı yoğun bir şekilde başlatacak, insanlara seçim programımız Plan B’yi tanıtacağız.

Hayvanları Koruma Partisi adına bu seferde tekrar parti lideri olarak seçimlere katılmanın onurunu yaşıyorum. İlerki Webloglarda sizleri kampanyamız ve yapacağımız tüm eylemler hakkında bildilendireceğim. Seçim programımız Plan B’yi buradan okyabilirsiniz. Seçim programımız tümüyle İngilizce’ye çevrildi ve buradan okunabilir.

Geçen hafta yığınla paylaşılan bir dilekçe sayesinde Gebe Kısrak Serum Gonadotropini (PMSG) hakkında yaygara koptu. PMSG Hollandalı ve Alman sığır sektöründe hayvanların doğurganlığını arttırmak için kullanılan gebe atların kanından alınan bir hormon. Hormon elde etmek için, hamile atlardan sert koşullar altında büyük miktarda kan boşaltılır. Avrupa gurubumuz bu konuyu daha önce gündeme taşımıştı. Buraya ve buraya tıklayınız. Hayvanları Koruma Partisi olarak sunduğumuz soru önergeleri sayesinde Hollanda hükümeti de bu konuda yasak getirmeye kararlı!

PMSG’yi yasaklama dilekçesi sadece bir hafta içinde 1.5 milyondan fazla Avrupalı vatandaşlar tarafından imzalandı.

Hollanda’da kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmesi tam bir asır önceydi. Bu yıldönümü onuruna, sanatçı Joost Veerkamp benim portremi yaptı.

Yüz yıl sonra bugün bile kadınların özgürleşmesi hala tamamlanmış değil. Kadınlar erkeklerlen aynı eğitim ve yeteneklere sahip olmalarına rağmen kazançları hala eşit değil. Birçok iş sektöründe kadınların (ve erkeklerin) iş ve ev hayatını kombine edebilmelerini zor kılan bir iş ahlakı var.

Örneğin siyasete bakılırsa Hollanda’da parlamentodaki kadın sayısı hala yarısından daha azdır. 17 parti liderleri arasında tek kadın parti lideri benim. Politika kadınların aslında ikinci bir rol oynadığı, tolere edildiği sadece tek erkeklerin işiymiş gibi görülmektedir.

İfade siyaseti’nden esinlenerek eşitsizlikleri dile getirebilmek, ilkeli tutum sergilemek ve siyasi gündemleri etkiliyebilmek benim için şahsen siyasete girme nedenlerim olmuştur. Hayvanları Koruma Partisi olarak meclise ilk geldiğimizde hayvan hakları konuları çok önemli konular değildi. Bugün bu konular artık hepimizin ortak bir sorunudur. Daha fazla kadın milletvekilinin seçilmesini umut ediyorum.

Sevgiler,

Marianne

It will not be long before elections will take place again in the Netherlands. The national elections for the Lower House of Parliament will be held on 15 March. The Party for the Animals will of course participate as well! We will actively campaign the next few weeks to introduce to everyone our election programme ‘Plan B’ because there is no Planet B.

I am honoured to be the leading candidate for the Party for the Animals again. The coming weeks you will read much about our campaign and all actions that we will carry out, in my Worldlog. The introduction to our election programme Plan B has been translated in all twelve languages of this website. Click here and change of language at “Languages”. The full programme has also been translated into English and can be read here.

Thanks to a petition that was greatly shared, commotion was caused last week about the Pregnant Mare Serum Gonadotropin (PMSG). PMSG is a hormone made of the blood of pregnant mares that is used in the Dutch and German livestock industry among other countries to improve the reproduction of animals. To produce the hormone large volumes of blood are extracted from pregnant mares under severe conditions.

Our European group already raised this subject a few times, see here and here. Following Parliamentary Questions raised by the Party for the Animals, the Dutch government will start to work actively on the banning of PMSG.

In only one week’s time, the petition to ban PMSG was signed by over 1.5 million European citizens.

Exactly one hundred year ago, the women in the Netherlands were given the right to vote. In celebration of this anniversary, the artist Joost Veerkamp made the following portrait of me.

Now, one hundred years later, women’s emancipation has not finished yet. For example, the incomes of women and men are still not equal, not even if they have the same education and capacities. In many branches of industry, there is a work ethic that makes it difficult for women (en men) to combine work and care.

Take politics for instance. In the Netherlands, the number of women in the Lower House is still less than half. Out of 17 party chairmen I am the only female leading candidate. Politics seems to be for men only, where women are tolerated but play a minor role.

Personally, I have always been very inspired by the expressive politics of the first emancipation movements: expose abuses, adopt basic positions, and to have a great impact on the political agenda. Animal welfare was irrelevant at the time that we, with the Party for the Animals, entered the Lower House, but these days it is a broadly shared concern. I hope that many new women will join the Lower House!

Kind regards,

Marianne